Burak Karabulut

  • 3115
  • +

BENİ TÜRK HEKİMLERİNE EMANET EDİNİZ

Profil Fotoğrafları
20211026_133612
IMG-20211018-WA0026
20211013_130818
IMG-20191115-WA0023
bir HekimSözlük girişi ekledi 

Ksifoid Process (Çıkıntı)

Ksifoid process (çıkıntı), sternumun (göğüs kafesi ortasındaki kemik) kılıç şeklindeki kıkırdak alt kısmı. Bu kıkırdak insanda yaklaşık 40 yaş civarında kemikleşir (ossifikasyon). Ksifoid Latince “kılıç şeklinde” demektir. Ksifoid prosesin ucu doğumsal olarak ikiye ayrılmış olabilir (bifurkated) veya bezen üzerinde delikler bulunabilir. Bu varyaslayonlar kalıtsal da olabiklir ancak sağlık için bir risk oluşturmazlar.

Ksifoid Prosesin Önemi

  • Kalp masajı yaparken ksifoid prosesin üzerine bastırılmamalıdır. Aksi takdirde ksifoid proses kırılabilir ve diyaframa ve karaciğere batarak onları yaralayabilir.
  • Xiphoidalgia (Xiphodynia); ksifosternal bileşkede ağrı olmasıdır. Tıbbi kaynaklarda nadir olarak bu bozukluktan bahsedilir. Ağır kaldırmak ya da travma bu hastalığa neden olabilir. Ağır k
  • 40 yaşından sonra kişi ksifoididinin kemikleştiğini fark edebilir ve bunu hastalık zannedebilir.
  • Ksifoid çıkıntı, perikardiyosentezde bir anatomik işarettir. İğne ksifoid çıkıntının hemen altından batırılır, sola ve yukarı doğru yönlendirilir.


Eşanlamlılar:
Xifoid

https://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/ksifoid/

bir HekimSözlük girişi ekledi 

İnflamatuar Bağırsak Hastalıkları

İnflamatuar bağırsak hastalıkları, (İBH, inflammatory bowel disease, IBD), sindirim sisteminin kronik inflamasyonunu (iltihabi reaksiyon) içeren bozuklukları tanımlamak için kullanılan şemsiye bir terimdir. İnflamatuar bağırsak hastalıkları Crohn hastalığı ve Ülseratif koliti içerir

Crohn Hastalığı

Crohn hastalığı, en çok terminal ileumu tutar. Kadınlarda daha sıktır. 30’lu yaşlarda başlar. Tipik tutulum fokal (bölgesel), transmural (tam kat) inflamasyondur. Hastalığın iki ana özelliği vardır.

1) Bağırsak mukozasında aftöz ülser olarak başlar, bu ülserler birbirleriyle birleşir (yarıklar), ortada sağlam mukoza adacıkları kalır ve tipik arnavut kaldırımı görünümü (cobblestone) oluşur. Bu görünümün nasıl olduğunu merak ediyorsanız “cobblestone” yazıp google’da resimleri inceleyin.

2) Bağırsakta nonkazeifiye granülomlar vardır. Hastalıklı ya da normal bağırsakta bulunabilir, bağırsak duvarı ya da lenf nodu içinde bulunabilir.

Crohn ataklarında (alevlenmelerinde) belirdin bulgu karın ağrısı ve ishaldir, kanama genellikle olmaz.

Ülseratif Kolit

Ülseratif kolit alevlenme-gerileme ile karekterize bir hastalıktır. Kanlı ishale neden olur.

Hastalık hemen her zaman rektumdan başlar, rektoskopla bile tanı konabilir. Ülseratif kolitli bağırsak mukozasında ödem frajilite pü mukus, vasküler yapının silinmesi görülebilir. Ülseratif kolit mukozayı tuttuğu için striktür (daralma) nadirdir. Kolonun haustraları silindiğinde kurşun boru gibi düz görülür ve kolon kısalmıştır.


Eşanlamlılar:
İltihabi bağırsak hastalıkları, iltihabi barsak hastalığı, iltihabi bağırsak hastalığı, inflamatuar bağırsak hastalığı

https://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/inflamatuar-bagirsak-hastaliklari/

bir HekimSözlük girişi ekledi 

E Vitamini

E vitamini; alfa tokoferol. Yağda eriyen, antioksidan bir vitamindir. Doku hasarı yapan serbest oksijen radikallerine bağlanır. Özellikle buğday, bitkisel yağlar, yumurta sarısı ve yeşil yapraklılarda bulunur. Eksikliği özellikle nörolojik semptomlarla (ataksi ve kas güçsüzlüğü gibi) ve anemiye neden olur.

Çeşitli yağlarda (örneğin, buğday tohumları, pamuk tohumu, hurma, pirinç), tam tahıllarında, hayvan dokularında (örneğin, karaciğer, pankreas, kalp), sütte, marul gibi yeşil yapraklı bitkilerde bulunur. Eksikliğinin, dişi ratlarda düşüğe, erkeklerdeki sterilite sebep olduğu bilinmektedir. Bu yüzden antisterilitite faktörü/vitamin de denmektedir.

E vitamininin biyolojik fonksiyonları
• Antioksidan (peroksil radikal temizleyici)
• Protein kinaz C üzerinde hareket ederek, embriyonun düz kaslarının aşırı büyümesini önler;
• Çoklu doymamış yağların oksidasyonunu önler

 

E vitamini'nin kimyasal yapısı


https://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/e-vitamini/

bir HekimSözlük girişi ekledi 

Fossa

Fossa, anatomide çukur demektir.  Örneğin medial inguinal fossa direkt inguinal herninin kaynaklandığı bölgedir. Popliteal fossa, dizin arkasındaki çukurluk.

Genel Cerrahide Fossa Örnekleri

Epigastrik fossa:

  1. Biri epigastrik bölgededir
  2. Diğeri urakusa ait fossadır

İliak fossa (fossa iliaca): İliumun iç yüzeyinin büyük kısmını, özellikle anteriorundaki içbükey (konkav) alan; buraya iliak kas yapışır.

Infraklavikular fossa: Klavikula’nın hemen altındaki üçgen bölge, deltoid ve pectoralis major kaslar arasındadır. Meme kanserinde infraklaviküler fossadaki lenf nodlarının tutlumu en ileri N3b dir. (Her T, N3, M0 Evre IIIC dir)

Supraklaviküler fossa: Klavikülanın hemen üstündeki fossadır. Supraklaviküler fossadaki dolgunluk, üst ekstremite derin ven trombozunun belirtisi olabilir. Özellikle meme ve mide kanserinde lenf nodu metastazının olabildiği bir bölgedir. Mide kanserinde supraklaviküler lenf nodlarına metastaz uzak metastaz sayılır. Meme kanserinde suptaklaviküler fossadaki lenf nodlarının tutlumu en ileri N tutulumudur (N3c). (Her T, N3, M0 Evre IIIC dir)

Iskioektal (iskioanal) fossa: Pelvik diyafram (levator ani) ile cilt arasındaki potansiyel (yağ dokusu ile dolu) boşluk. Anorektal apsenin geliştiği bölgelerden biridir.

Supraveziküler fosssa (fossa suprevesicularis): Mesanin sağ ve solundaki çukur (fossa).

Medial inguinal fossa (fossa inguinalis medialis): Supravezikal ve lateral inguinal fossalar arasındadır. Direkt inguinal herninin çıkış bölgesidir.

Lateral inguinal fossa (fossa inguinalis lateralis): Medial inguinal fossanın dışındadır (En dıştaki inguinal fossadır). İndirekt inguinal herninin çıkış bölgesidir.

 

Karın ön duvarı anatomisi. İçten arkadan görünüm.

https://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/fossa/


bir HekimSözlük girişi ekledi 

Göbek Bağı (Umbilikal Kord)

Göbek bağı, göbek kordonu, umbilikal kord. Fetüsün plasenta ile bağlantısını sağlar. Bebeğin bir parçasıdır ve iki arter ve bir ven içerir. Umblikal ven, plasentedan gelen oksijenli ve besinli kanı taşır (portal venin sol dalına dökülür). Umblikal arterler bebeğin kalbinin pompaladığı oksijensiz ve besinsiz kanı taşır (internal iliak arterlerden çıkar).

Göbek bağı direkt olarak annenin kalp damar (dolaşım) sistemine bağlı değildir, plasentaya bağlıdır. Plasenta anne ile bebeğin kanının birbirine karıştırmadan besin vb maddelerin transferini sağlar. Yeni doğanda göbek bağı yaklaşık 50 cm uzunluğunda ve 2 cm çapındadır. Umblikal kord fizyolojik ve genetik olarak fetüsün bir parçasıdır. Göbek bağı, fetusun plasentadan alınan, oksijenli ve besin açısından zengin kan ile beslenmesini sağlar. Tersine, fetüs kalbi, oksijenden arındırılmış, besin maddesi tükenmiş kanı göbek arterleri yoluyla plasentaya geri pompalar.

Fetal dolaşımFetal dolaşım

Bir venin oksijenlenmiş kan taşıması ve arterin (atardamarların) oksijensiz kanı taşıması alışılmadık bir durumdur (diğer istisna pulmoner arter ve vendir). Bununla birlikte, bu isimlendirme şunu ima eder; umbilikal ven kanı bebeğin kalbine doğru taşır (plasentadan bebeğe), umbilikal arterler kanı kalpten uzağa taşır (bebekten-plasentaya).

Göbek Bağının Bebeğin Kalp Damar Sistemiyle Bağlantısı

Göbek kordonu, umbilikustan (göbekten) fetusa girer. Fetusta, umbilikal ven karaciğerin transvers fissürü yönünde devam eder ve burada iki dala ayrılır. Bu dalardan soldaki portal venle birleşir (portal venin sol dalına bağlanır). İkinci dal (duktus venozus olarak bilinir) karaciğeri by pass eder ve inferior vena kavaya akar (vena kava inferior gövde ve bacaklardan gelen kanı kalbe taşır).

İki umbilikal arterler internal iliak arterden ayrılır (çıkar) ve mesanenin her iki yanından geçerek umblikal korda girer, kanı plasentaya geri getirir, böylece devre tamamlanmış olur.

Göbek Kordonunun-Bağının Doğumdan Sonra Kapanması

Eğer herhangi bir müdahale yapılmazsa (göbek kateteri takılmazsa) göbek kordonu, doğumdan hemen sonra fizyolojik olarak kapanır (tıkanır). Sıcaklığın azalmasına yanıt olarak hem göbek bağı çevresindeki Wharton jelinin şişmesi ve hem de damarlardaki düz kasların kontraksiyonu (kasılması) yoluyla kan damarlarının vazokonstriksiyonu ile göbek kordonu tıkanır. 18 ° C’de, bu fizyolojik kapanma işlemi üç dakika veya daha kısa sürer. Suda doğumlarda, su sıcaklığı vücut sıcaklığına yakın olduğu için bu süre 5 dakika ve daha uzun olabilir.

Çocuğun içinde ise umbilikal ven ve duktus venozus kapanır ve sırasıyla karaciğerin round ligamenti ve ligamentum venosum olarak bilinen iki fibröz kalıntıya dönüşürler. Her iki umbilikal arter de kapanır ve medial umblikal ligamentlere dönüşürler.

Göbek Bağının Bağlanması ve Kesilmesi

Göbek bağının bağlanması ve kesilmesi ağrısızdır çünkü göbek bağı sinir içermez. Göbek bağı oldukça sağlamdır bu yüzden kesmek için keskin bir alet gerekir (makas, bistüri). Bebek doğduktan sonra göbek bağını kesmek için 1-3 dakika kadar beklemek, bebeğin doğum ağırlığını yaklaşık 100 gram, hemoglobin değerini 1.5 g/dl artırır. Ancak fototerapi ile düzeltilebilen sarılık riski artmaktadır. Ayrıca başka bir çalışmada göbek bağının 30-60 saniye sonra kesilmesinin, erken doğan bebeklerde intraventriküler kanama riskini %50 azalttığını göstermiştir.


Eşanlamlılar:
göbek kordonu, umbilikal kord

https://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/gobek-bagi/

bir HekimSözlük girişi ekledi 

Diyare

Diyare; ishal. iki tanımlama yapılabilir. Günlük 3 ten fazla gaita (büyük tuvalet) yapmak ya da gaitanın cıvık olması (>300 gr). Normalde gaitanın (dışkı) % 60-75’ini su oluşturur. Diyarede bu orandan daha fazla su bulunur.

Zaman zaman herkes diyare olabilir ancak bunun iki haftadan uzun sürmesi bir hastalık varlığı açısından anlamlıdır. Yine aynı şekilde tekrarlayan ishal atakları da önemlidir.

Diyarenin 4 patofizyolojik mekanizması vardır

  1. Ozmotik retansiyon (suda eriyen maddelerin emilememesi bağırsak içine su çeker)
    • Laktoz intoleransı (emilemeyen şekerler)
    • Fazla antiasit kullanımı (antiasitteki emilemeyen elektrolitler)
  2. Sekretuar diyare (Lümene sıvı ve elektrolit sekresyonu)
    • Steatore (yağ asitleri ince ve kalın bağırsağı uyarır)
    • İleal rezeksiyon (dihidroksi safra asitlri)
    • Pankreas adacık hücre tümörleri (vazoaktif intestinal peptid)
    • Karsinoid tümörler (serotonin ve substance P)
    • Medüller tiroid kanseri (kalsitonin)
    • Taoksik bakteriler (E. coli, V, colera ve diğerleri)
  3. Eksüdasyon (İnflame bağırsaktan lümene protein, kan ya da mkus salgılanması).
    • İnflamatuar bağırsak hastalıkları
    • Parazitik ve  bakteriyel infestasyon (amip, salmonella)
    • İnfiltratif hastalıklar ( lenfoma, Whipple hastalığı)
  4. Bağarsak içeriği ile mukoza lümeni temasında bozukluk
    • Hızlı transit (geçiş)
    • Yavaş transit (geçiç), bakteri normalden fazla artışına (overgrowth), bu da diyareye neden olur.
    • İrritable bağırsak (bowel) sendromu, sinirsel, psikolojik diyare.

 

Bristol gaita, dışkı tablosuBristol gaita, dışkı tablosu

Resim wikipedia‘dan alınarak revize edilmiştir.

https://www.turkcerrahi.com/tip-sozlugu/diyare/

Hekim.Net

Close