Beyaz Saray'ın Yakılması ...
Beyaz Saray'ın Yakılması ...
İngiltere’nin Kuzey Amerika’daki kolonileri 1783’te bağımsızlıklarını elde ederek federasyon kurmuşlardı ama İngiltere ile vârolan anlaşmazlıklar bir türlü çözülememiş, hattâ daha başka alanlarda da çekişmeler ortaya çıkmıştı.
Bir taraftan kıt’a Avrupası’nda Fransa ve Napolyon ile uğraşan İngiltere, diğer taraftan Amerikan sahillerine ve Kanada’ya donanma ile birlikler sevkediyor ve Amerikan topraklarında yaşayan Kızılderili kabilelerini de yönetime karşı kışkırtıyordu.
İngiliz Kraliyet Donanması’nın Amerikan ticaret gemilerine elkoyarak Amerikalı denizcileri zorla asker yapması bardağı taşıran son damla oldu ve Kongre, 18 Haziran 1812’de İngiltere’ye savaş ilân etti!
Bu, Amerika’nın ilk savaş ilânı idi...
İngiliz limanlarından denize açılan yeni donanmanın birkaç hafta sonra Amerika’ya varmasının ardından çatışmalar başladı ve savaş üç seneye yakın bir müddet boyunca üç cephede devam etti.
İngilizler çok sayıda Amerikan gemisini batırırken Kızılderililer’i de Amerika Federasyonu’na karşı ayaklandırdılar ve hem Kanada sınırında, hem de güneyde, New Orleans taraflarında ardarda muharebeler oldu.
Amerikalılar savaştaki en büyük yenilgiye Maryland yakınlarındaki Blandesburg’da, 24 Ağustos 1814’te uğradılar. Mağlûp birliklerin geri çekilmesinin ardından İngiliz amirali George Cockburn askerleri ile beraber Washington’a kadar ve başkentte büyük bir tahrip operasyonu başlattı...
Halkta psikolojik yıkım yaratması için öncelikle Capitol, yani Kongre binası ateşe verildi ve bina ile beraber yeni kurulmakta olan Kongre Kütüphanesi’ndeki 3 bin kadar nadir kitap da yakıldı.
Kongre’nin ardından o zamanki adı “Başkanlık Malikânesi” olan Beyaz Saray’a gidildi ve bina değişik yerlerinden tutuşturuldu. Tam olarak yanmayan kısımlarda da ardarda yangınlar çıkartıldı ve Beyaz Saray’dan geriye sadece duvarları kaldı. Amiral Geoge Cockburn, Amerikan başkentinde ayakta tek bir bina bırakmamakta kararlı idi.
Beyaz Saray’dan sonra Hazine binası yağma edilip yakıldı, ardından Savaş Bakanlığı ile Patent Ofisi ve daha bir çok bina ve nehir üzerindeki tersane ateşe verildi.
Amerikan başkentini harabeye çevirme arzusu öyle bir hal almış idi ki, Amiral Cockburn, Washington’un o dönemdeki en güçlü gazetesi olan National Intelligencer’in binasını da aylar boyunca aleyhinde yayın yapıldığı gerekçesi ile içeriye girip bizzat yaktı..
İngilizler 26 saat boyunca yaktıkları Washington’da taş üstünde taş bırakmamaya kararlı idiler ama girdikleri son savaştan mağlûp çıkan Amerikalılar’ın yardımına birdenbire patlayan fırtına ile çok şiddetli bir yağış yetişti.
Beyaz Saray ile diğer yanmış binaların ayakta kalabilen duvarlarını da yıkmaya hazırlanan İngiliz askerleri fırtına başlayınca gemilerinin derdine düşüp Washington’dan çekildiler ve geride büyük bir harabe bıraktılar.
Daha sonra İngiltere’ye dönen Amiral George Cockburn bir ressama büyük boy bir tablosunu yaptırdı, resmin arka plânına ateşe verdiği Beyaz Saray ile diğer binaların yanar vaziyetteki çizimlerini koydurdu.
Amerika’nın o zamanki başkanı James Madison ile diğer yöneticiler ise, İngilizler’e esir düşmekten son anda kurtuldular.
Başkan ve adamları İngiliz birliklerinin Washington’a girmelerinden hemen önce başkentten kaçtılar ve Madison’un eşi Dolley de sırtındaki torbaya doldurduğu birkaç gümüşü, George Washington’un duvardaki çerçevesinden kesip çıkarttığı tablosunu ve birkaç evrakı yanına alarak İngilizler’in gelmesine birkaç dakika kala Beyaz Saray’dan ayrıldı.
Savaş, Belçika’nın Gent şehrinde biraraya gelen İngiliz ve Amerikan delegelerinin 24 Aralık 1814’te bir barış anlaşması imzalamaları ile sona erdi ama anlaşmanın haberi Amerika’ya ulaşana kadar çatışmalar kesilmeden devam etti ve taraflar ateşkesi ancak haftalar sonra ilân edebildiler.
Gent Anlaşması ile iki taraf da bir şey kazanamamış, sadece işgal ettikleri toprakları, savaş esirlerini ve ele geçirdikleri gemileri birbirlerine iade etmişlerdi ve savaştan geriye Washington’da yaşanan utanç dolu sahneler kalmıştı...
Beyaz Saray’ın yeniden inşası üç sene sürdü, 1817’de tekrar başkanların ikametine açıldı ve Başkan Truman’ın zamanında, 1949’dan 1952’ye kadar devam büyük bir onarım daha gördü. İşte, Amerika’nın artık pek bahsedilmeyen yenilgisi ile Beyaz Saray’ın az bilinen yangın öyküsü...