Stefan Zweig
Stefan Zweig 1881 yılında Viyana, Avusturya’da dünyaya gelmiştir. Oyun yazarı, romancı, gazeteci ve biyografi yazarıdır. Babası varlıklı bir sanayici olan Stefan küçük yaşlardan itibaren edebiyat, kültür alanında iyi bir eğitim görmüş Latince, Fransızca, İngilizce, Yunanca dillerini iyi şekilde konuşmaktadır.
İlk şiirlerini lise yıllarında yazdı. Hugo Von ve Paul Verlaine şiirlerini Almanya ’caya çevirdi. 1.Dünya Savaşında gönüllü olarak Viyana’da savaş karargâhında Arşiv Memuru olarak çalıştı. Savaş bittikten sonra Avusturya’ya döndü Salzburg’a yerleşerek Frederike Von Winternit ile evlendi.
Burada yaklaşık 20 yıl kaldı. Burada geçirdiği yıllar en verimli yıllarıydı yazarın. İnsanlarla güzel dostluklar kurdu ve bu dönemde edebiyatı doruklara kadar çıkardı.
Salzburg’da geçen senelerinde Stefan Zweig Avrupa’nın düşünsel birliğinde ağırlığını koydu bir takım konferans ve makaleleri ile aşırılılığa karşı devamlı uyarılarda bulundu.
1927yılında Duygu Karmaşası, Yıldızın Parladığı Anlar, Tarihsel Baş Minyatür isimli kitaplarını yayınladı. Stefan Zweig, Leo Tolstoy’un 100. Doğum yıldönümünde kutlamalara katılmak için Sovyetler Birliğine gitti.
1933de Nazilerin yaktığı kitaplar içinde Yahudi kökenli Stefan Zweig’in de kitapları ’da yer alıyordu. Zweig bundan sonra ülkesini terk ederek Londra’ya yerleşmek zorunda kaldı. Burada da huzur bulamadı.
1937 yılında karısı Frederike’den ayrıldı. Tam bir sene sonra Portekize giderken yanında Lotte Altman isimli bir kadın vardı. Bu sıralarda Avusturya, Alman Reich’ katılmıştı Stefan’da İngiliz vatandaşlığına geçmek için müracaat etmişti. Daha sonra Lotte Altman ile evlendi yazar. II. Dünya savaşında İngiliz tabiiyetine girerek New York, Arjantin, Portekiz’e gitti.
Brezilyaya yerleşmeye karar veren yazar orada çok ünlü eseri Satranç Öyküsünü yayınladı.Oldukça üretken olması ile bilinen Zweig denemeler yaptı birçok konuda. Lirik şiirler yazdı, Trajedi türünde sahne eserleri, biyografi alanlarında denemeler yaptı.
Biyografi alanındaki çalışmalarını Freud’a ve psikolojiye olan ilgisinden dolayı etkilenmişti. Balzac, Dickens, Dostoyevski gibi üç büyüğün biyografilerini hazırladı.
Patlak veren savaş tüm dünyayı yakmaktaydı buda en çok Zweig’i üzüyordu. Büyük yazar Zweig Alman bir şair olan Kleist kendini ve eşini silahla vurarak intihar etmesinden etkilenmiş ve karısı Lotte ile bu benzerliği yaşamak ister.
Zweig bunun sonucunda bir soda şişesine bol miktarda Veronal denilen zehri ilave eder ve bu şişeden üç yudum alarak eşine şişeyi uzatır şunları söyler’ Yanıma gelmek arzusundaysan eğer bunu istediğin zaman yapabilirsin der’
Bunun üzerine Lotte ona son olarak ‘ beni seviyor musun’ diye sorar Zweig evet cevabını verir. Lotte şişenin tamamını içer ve eşinin yanına uzanır. Son uykularına yatarlar.
Hitlere karşı nefret duyan Zweig çiftinin intiharına neden olmuş fakat tarih tekerrür ederek 3 yıl sonra Nazilerin Rusya’ya karşı yenilmesinden sonra Hitler, eşi ile birlikte intihar etmiştir.