Kanama kökenli anemiler
Kanama, canlı bir organizmada kanın kalp veya damar lümeni dışına çıkması olgusudur. Akut ya da kronik kanama gibi klinik nitelikleri, kanamanın hızı, niceliği ve niteliği (dış ya da iç) gibi faktörlere bağlıdır.
- Akut kan kaybı: Toplam kan hacminin 1/3’ünün kısa sürede yitirilmesi, ölümle sonuçlanabilecek bir hipovolemik şok tablosuna neden olur. Kompanzasyon için zaman kalabilen olgularda, interstiyumdan hızla çekilen sıvı yitirilen kan hacmini geri yükler (hemodilüsyon); ancak hematokrit düşer. Hemodilüsyon nedeniyle oksijen taşıma kapasitesinde ortaya çıkan azalma, renal eritropoietin üretimini tetikler ve eritroid progenitörlerin proliferasyonunu arttırır. Yeni eritrositleri dolaşıma girmesi 5. günde başlar; 7. güne kadar periferik eritrosit sayısının % 10-15'ine ulaşan retikülosit (büyük, olgunlaşmamış eritrositler) sayısı ile tablo normale dönmeye başlar. Hipotansiyonla birlikte olan önemli kanamalarda beliren adrenerjik yanıt lökositozu tetikler; bu aşamada trombosit üretimin de artar (trombositoz).
- Kronik kan kaybı: Doku içi kanamalarda, parçalanan eritrositlerden serbestleşen demir yeniden kullanılır. Bağırsak kanamaları ve uzun süren mensler demir eksikliği bulgularına neden olabilir. Anemi ancak kayıp oranı kemik iliğinin kompanzasyon kapasitesini aşarsa veya demir rezervleri tükendiğinde ortaya çıkar.
10
7
0
0
0
0
0