K vitamini

Yağda eriyen vitaminlerden biridir (2-metil-1,4-naftokuinone). K vitamini -bazı proteinlerle birlikte olduğunda- pıhtılaşma, kemik gelişimi ve kardiyovasküler sistem işlevlerinin düzenlenmesinde etkilidir. K1 ve K2 olarak 2 tipi tanımlanmıştır:

• K1 vitaminin kaynağı yeşil yapraklı bitkilerdir. Jejunum and ileumdan emilen K1 şilomikron sistemi aracılığıyla kan dolaşımına aktarılır. Yağlı besinlerle alınan K1 vitaminin yararlılığı safra ve pankreas enzimleriyle artar.
• K2 vitamini bağırsak florası bakterilerince üretilebilir. Fermente besinler (lahana turşusu, vb), yılan balığı, peynir, dana karaciğeri, tereyağı ve yumurta sarısı besinlerden alınan K2 vitaminin en önemli kaynaklarıdır.

Karaciğere ulaşan K vitamini mikrozomal bir enzim olan epoksit redüktaze ile aktive edilir (kumarin olarak bilinen antikoagülan drog, kan sulandırıcı etkisini epoksit redüktaze enzimini baskılayarak gösterir). K vitaminin koagülan etkisi gamma-karboksilat’lar ile düzenlenir.

Eksiklik nedenleri

• Geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı (K vitamini sentezini yapan bakterilerin yitirilmesi)
• Yenidoğanlarda K vitamini sentezini yapan bakterilerin yetersizliği
• Kumarin sınıfı kan sulandırıcılar
• Yağlı maddelerin malabsorpsiyonu

Eksikliği

• Pıhtılaşma bozuklukları
• Osteporoz
• Kemik gelişiminde aksamalar
• Kalp-damar hastalıkları

Fazlalığı

• Doğal kaynaklı yüksek doz alımlarıyla ilgili yan etki bildirilmeştir. 
• Sentetik droglarda alerjik tepkiler olabilmektedir.