Hipertansiyon - Hipertansif
İnsanların 2 önemli kardiyovasküler hastalığı vardır: Ateroskleroz ve Hipertansiyon. Birlikte çalışırlar, birbirlerine güç katarlar.
Hipertansiyon: WHO (2014) - büyük dolaşımdaki sistolik arter basıncının 120 mmHg’den, diastolik arter basıncının 80 mmHg’den yüksek olması:
- (1) Klasik Hipertansiyon: Sistolik basınç 160 mmHg' ya da daha yukarı, diastolik basınç 90 mmHg ya da daha yukarıdadır.
- (2) Borderline Hipertansiyon (sınır): Sistolik basınç 120-160 mmHg ve diastolik basınç 80-95 mmHg arasındadır.
Hipertansiyonda Klinik Evreler
Tanımlama | Sistolik mmHg | Diastolik mmHg |
Prehipertansiyon | 120-139 ya da | 80-89 |
Hipertansiyon (1.evre) | 140-159 ya da | 90-99 |
Hipertansiyon (2.evre) | ≥160 ya da | ≥100 |
Hipertansif kriz | >180 ya da | >110 |
Hipertansiyon süreklilik:
- Permanent hipertansiyon: Hipertansiyon denildiğinde permanent hipertansiyon anlaşılır. Kan basıncı sürekli yüksektir.
- Paroksismal hipertansiyon: Sürekli değildir. Kan basıncında yükselme atakları vardır. Örneğin, feokromositomdaki hipertansiyon bu tiptedir. Bir süre sonra permanent hipertansiyona dönüşebilir.
Türler:
- Esansiyel hipertansiyon (primer hipertansiyon): Olguların %90'ını oluşturan, nedeni bilinmeyen, obezlerde, içine kapanık kişilerde, büyük kentlerde yaşayanlarda ve stresli ortamlarda çalışanlarda sık görülen, kalıtsal olabilen hipertansiyon. Çoğunlukla 40-60 yaşları arasında ortaya çıkar.Esansiyel hipertansiyonda sistolik basınç yükseldiği halde diastolik kan basıncı ya çok az yükselir ya da hiç değişmez. Çevresel faktörlerin (stres, tuz alımı) kümülatif etkilerinin yanı sıra vazomotor tonus ya da kan hacmi regülasyonunda çoklu genetik polimorfizmlerin etkisi önemlidir. Esansiyel hipertansiyon aterosklerozun gidişini hızlandırır.
- Kalıtsal tip primer hipertansiyon olasılıkları:
- Mineralokortikoid fazlalığı sendromu
- Çevresel faktörlerin (stres, tuz alımı) kümülatif etkilerinin yanı sıra vazomotor tonus ya da kan hacmi regülasyonunda çoklu genetik polimorfizmlerin etkisi önemlidir.
- Sodyum homeostazı, kan hacmi kontrolünün önemli bir unsurudur ve öncelikle distal tubuluslardaki sodyum rezorpsiyonu düzeyinde denetlenir; büyük ölçüde, aldosteron üretimini düzenleyen renin-anjiyotensin sisteminden etkilenir. Bu düzendeki tek gen bozukluklarından kökenli kalıtımlar kan basıncını etkileyebilecek önemli bir faktörlerdir:
- Aldosteron sentezini etkileyen enzimlerdeki mutasyonlar (11β-hidroksilaz, 17α-hidroksilaz) artmış aldosteron üretimine yol açar
- Renal epitelyal Na+ kanal proteinindeki mutasyonlar sodyum rezorpsiyonunun artmasına neden olur (Liddle sendromu)
- Sekonder hipertansiyon: Böbrek, endokrin sistem, kalp-damar sistemi ve santral sinir sistemi hastalıklarının komplikasyonu olan ya da gebelikte ortaya çıkan hipertansiyon.
- Endokrin hipertansiyon
- Gebelik hipertansiyonu
- Renal hipertansiyon
- Psikosomatik hipertansiyon (santral sinir sistemi kökenli hipertansiyon)
- Kardiyovasküler hipertansiyon
- Paroksismal hipertansiyon
HİPERTANSİF: Hipertansiyondan kaynaklanan; hipertansiyonu olan
23
8
0
0
0
0
0